05 Nisan 2013

karman çorman hisler...

aklım pazar yeri gibi...çok kalabalık..çok gürültülü..çok karmaşık...
kendime gelmek istiyorum..ama olmuyor..olmuyor işte..

zihnim aşırı yorgun, kafam olmuş köstebek yuvası..nasıl anlatsam; sanki geceden rock-metal konserine gitmiş de, sabaha kadar, orda sürekli kafa sallamışım gibi tıpkı...beynim uyuşmuş...
bu kalp taşıyamıyor  artık bu bedeni...bu anlaşılamayan, bu bitmek bilmeyen hüzünleri....

kendime gelmek istiyorum..ya da kendimden alabildiğince uzaklara gitmek....gidemiyorum..olmuyor...

hiç olmadığım kadar kendime geldiğim de oluyor bazen..lakin hiç olmadığım kadar da mutsuz oluyorum işte o zaman....kaçmak istiyorum..nereye gideceğimi bilmeden....

insan nereye giderse gitsin, kendinden bir adım öteye gidebilir mi?..
kendinden kaçamıyor ki insan...kaçtığını düşün mesela; karşına çıkan herşey yine, yeni bir muamma...

olsun ya, ben yine de kendimi unutmak istiyorum bir yerlerde...
içimdeki o bitmeyen deliliği alıp yanıma...
dünyayı sallandırmak istiyorum zihnimde...

 'artık beni bu çağdan topla kalbim / bir şarkıya binip gideyim...'




01 Nisan 2013

tamburu yokuştan..




"tam da kendimi görmekten yorulmuşken 
sırları döküldü bir bir
öfkesi bal aynaların...

...
kese biçe bir şarkı tutturdum ki   
tamburu yokuştan...


dönüyorum ah dönüyorum dönmedolabımda idareten 

açıları keçileri kaçıra kaçıra bi' hoş oldum
sapıyorum da, sapı kimin bu, asılı kesili meydanların
kaçacağım deliğime bir harala gürele bulunca..."


bugünlerde beni anlatan ve hiç bıkmadan dinlediğim parça..
tamburu yokuştan..